HABER
DUYURU
|
TAKVİM
29 Kasım 2010 Pazartesi
Balıkcı bacanaklar olarak 28 Kasım Cumartesi sabah saat 05.00 gibi evden çıktık Gökhan bacanağı aldıktan sonra ekip tamamlanmıştı göle vardığımızda araba suya fazla yanaşamadığından, üşüye üşüye elimizde bir ton malzemeyle suyun kenarına yürümeye başladık.
Yolda yürürken forumun birinde okuduğum balıkçı nasıl olunur başlıklı şu yazı geldi aklıma “Taşları yastık çadırı evin yapman lazım..Gunduz 40 derecede yanıp sabahı paltoyla , bereyle karşılaman lazım..Arac girmeyen yerde tonla eşyayı hamal gibi taşıyıp bunu niye yaptığını sorman lazım..Arabayı batağa sapladığında tarlada traktörlü köylü , sigarayı unuttuğunda dağda çoban araman lazım..Çok sabahlar getirmen lazım olta başında çok.. “
Kıyıya vardığımızda yer seçiminden sonra üçümüz üç yandan taban olta takımlarını çıkarıp hazırlıklara başladık oltasını hazırlayan takımları bir bir gölün o serin sularına salıyordu.
Taban oltalarını tamamladıktan sonra bu göle esas avlamaya geldiğimiz Sis balığı (Aspius vorax) için at-çek oltalarımızı hazırlayıp başladık at çek yapmaya bir yandan ise kulağımız zil-alarm grubundaydı.
Günün ilk saatlerinde rüzgarın ıslığı ve dalgaların fısıltısından başka bir şey duymadık, yaklaşık bir saatlık at-çek sonunda benim oltaya yaklaşık 25cm lik küçük bir sis balığı düştü, oda at çekte günün ilk ve son sis balığı oldu.
Öğleden sonra at-çek yapa yapa avlaktan epey uzaklaştım, ben uzaklaşırken bacanaklar avlağı yemliyorlardı. Yaşar bacanağın çağrısıyla yemeğin hazır olduğunu anlayıp dönüşe geçtim avlağa biraz yaklaşınca Gökhan bacanağın kamış ayağının alarmı çalmaya başladı bacanaklar hareketlendi, bu arada ben hızla onlara doğru koşmaya başladım. Gökhan bacanağın elindeki kamış oltanın ucu iyice eğilmişti ben varana kadar Yaşar bacanak balığı kepçeledi, evet bacanağın mısırla yemlediği oltaya güzel bir sazan düşmüştü daha sonra balığı livara koyup başladık beklemeye Yaşar bacanağın oltasına iki defa kilo üzeri balık düşmesine rağmen oltalar takıldığından balıkları çıkaramadık ve günü sonunda aşağıdaki fotoğrafları çekerek avımızı sonlandırdık.
Ellerinize sağlık bacanaklar rasgele.
Yolda yürürken forumun birinde okuduğum balıkçı nasıl olunur başlıklı şu yazı geldi aklıma “Taşları yastık çadırı evin yapman lazım..Gunduz 40 derecede yanıp sabahı paltoyla , bereyle karşılaman lazım..Arac girmeyen yerde tonla eşyayı hamal gibi taşıyıp bunu niye yaptığını sorman lazım..Arabayı batağa sapladığında tarlada traktörlü köylü , sigarayı unuttuğunda dağda çoban araman lazım..Çok sabahlar getirmen lazım olta başında çok.. “
Kıyıya vardığımızda yer seçiminden sonra üçümüz üç yandan taban olta takımlarını çıkarıp hazırlıklara başladık oltasını hazırlayan takımları bir bir gölün o serin sularına salıyordu.
Taban oltalarını tamamladıktan sonra bu göle esas avlamaya geldiğimiz Sis balığı (Aspius vorax) için at-çek oltalarımızı hazırlayıp başladık at çek yapmaya bir yandan ise kulağımız zil-alarm grubundaydı.
Günün ilk saatlerinde rüzgarın ıslığı ve dalgaların fısıltısından başka bir şey duymadık, yaklaşık bir saatlık at-çek sonunda benim oltaya yaklaşık 25cm lik küçük bir sis balığı düştü, oda at çekte günün ilk ve son sis balığı oldu.
Öğleden sonra at-çek yapa yapa avlaktan epey uzaklaştım, ben uzaklaşırken bacanaklar avlağı yemliyorlardı. Yaşar bacanağın çağrısıyla yemeğin hazır olduğunu anlayıp dönüşe geçtim avlağa biraz yaklaşınca Gökhan bacanağın kamış ayağının alarmı çalmaya başladı bacanaklar hareketlendi, bu arada ben hızla onlara doğru koşmaya başladım. Gökhan bacanağın elindeki kamış oltanın ucu iyice eğilmişti ben varana kadar Yaşar bacanak balığı kepçeledi, evet bacanağın mısırla yemlediği oltaya güzel bir sazan düşmüştü daha sonra balığı livara koyup başladık beklemeye Yaşar bacanağın oltasına iki defa kilo üzeri balık düşmesine rağmen oltalar takıldığından balıkları çıkaramadık ve günü sonunda aşağıdaki fotoğrafları çekerek avımızı sonlandırdık.
Ellerinize sağlık bacanaklar rasgele.



3 Ağustos 2010 Salı
Yine geç vakit Yaşar bacanakla gittiğimiz Gaski Göletinden İyi bir trofeyle döndük balığı çekmemiz kepcemiz bulunmadığından biraz uğraştırdı Gökhan bacanağın tabiriyle tam bir " ekşın " oldu.
Yaşar bacanağın ip ince diyerek beni korkutması, sonra balığı sudan çıkarmamız ve dayanamayıp hava karardıktan sonra geç vakit gelen Gökhan bacanakla ekibi tamamladık.
Ellerinize Sağlık Bacanaklar Rasgele...
Yaşar bacanağın ip ince diyerek beni korkutması, sonra balığı sudan çıkarmamız ve dayanamayıp hava karardıktan sonra geç vakit gelen Gökhan bacanakla ekibi tamamladık.
Ellerinize Sağlık Bacanaklar Rasgele...



15 Temmuz 2010 Perşembe
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)